KİTÂBU BAĞDÂD’IN TARİHİ DEĞERİ
Öz
İslam tarihçiliği içerisinde şehir ve bölge tarihlerinin ortaya çıkışı Hasan-ı Basrî’nin Fezâilü Mekke’yi yazmasıyla başlamıştır. 9. Yüzyılda yazılan şehir tarihleri arasında İbn Tayfur’un Kitâbu Bağdad’ının ayrı bir yeri vardır. Bu makalede eserin tarihi değerini ortaya koymayı hedefledik. İlkin yazarın kökeni, hayatı, eğitimi, mesleği, hocaları ve öğrencileri ile kişiliği hakkında bilgi verilmiş, önemli eserlerinden söz edilmiştir. Eserin günümüze ulaşan altıncı cildini ilk kez British Museum’daki yazma nüshasını esas alarak 1908’de yayınlayan Hans Keller’den itibaren çeşitli baskıları yapılan kitabın elimizdeki nüshası ve baskıları tanıtılmıştır. Me’mun döneminde doğup yetişen müellif, sonraki sekiz halife dönemini idrak ettikten sonra 893’te ölmüştür. Müellifin eserini hangi şartlar altında yazdığını anlatmak için eserin yazıldığı dönem başlığı altında söz konusu dönemdeki başlıca siyasi olaylar hakkında kısa bilgi verilmiştir. Aynı zamanda müellifin çağında yetişen önemli müellifler ve eserler hakkında bilgi verilerek eserin nasıl bir kültürel ortamın mahsulü olduğu ortaya konmaya çalışılmıştır. Müellifin metodu ve kaynakları başlığı altında önce İbn Tayfur’un tarihçiliğinde olayları kronolojik sırayla anlatan çağdaşlarından farklılaşan metoduna vurgu yapılmıştır. Müellif her halifenin dönemini müstakil olarak değerlendirmiş, dönemin siyasi olaylarını, atanan görevlileri ve halifeyle ilişkilerini ele aldıktan sonra ilim, edebiyat, şarkı ve eğlence meclislerinden söz etmiştir. Kullandığı yöntemin farklılığı, üslubunun sade ve ağırbaşlılığı ona çağdaşları arasında ayrı bir yer kazandırmıştır. İbn Tayfur, Bağdat ve Irak’ın tarihini ilk yazan bağımsız bir tarihçidir. Bunu eserinin ve planının özgünlüğünden anlıyoruz. Kaynaklarının çoğu şifahidir. Çünkü henüz yazılı tarih eserlerinin yeni ortaya çıktığı bir dönemde eserini yazmıştır. Eserini yazarken kendi şahsi gözlemlerinin yanı sıra çağdaşı ravilerin aktarımlarından da yararlanmıştır. Ravileri arasında yüksek bürokratların kâtiplerinin yanı sıra, halifenin sarayındaki nedimler, gece sohbetlerindeki arkadaşları ve bunların haberlerini merakla izleyen ileri gelenler bulunmaktaydı. Aktardığı haber ve bilgilerin ravilerin darülhilafedeki siyasi, sosyal ve mesleki konumlarıyla ilgili olduğunu görüyoruz. Bu da müellifin rivayetleri doğrulama ve seçme konusundaki titizliğinin bir göstergesidir. Tahiroğulları gibi önemli ailelerin haberlerini onlara yakın kişilerden aktarmasını buna örnek verebiliriz. Müellif meşhur şarkıcıların anlatımlarıyla dönemin eğlence hayatını yansıtırken, aktardığı 500 beyitle Arap şiiri konusundaki bilgisini ortaya koymuştur. Tarihçilerin kaynak olarak Kitabu Bağdad’dan ne ölçüde yararlandıklarının da ortaya konduğu çalışmada müellifin ravi listesi ek olarak verilmiştir.
Tam Metin:
PDFRefback'ler
- Şu halde refbacks yoktur.
Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Dergisi Creative Commons Atıf-GayriTicari 4.0 Uluslararası Lisansı (CC BY-NC 4.0) ile lisanslanmıştır.